17 Mart 2014 Pazartesi

Haribo Marshmallow



İyi ki haribo fanı değilim, üzerine oturup ikinci yazımı yazıyorum onunla ilgili. Haribo’ya bayılsam kimbilir kaç yazı yazacağım. Madem bayılmıyorsun neden yine haribo aldın diyenler için, uzun zamandır marshmallow almak, tadına bakmak istiyordum. Hep şu Amerikan filmlerinde kamp ateşi etrafında dallara geçirilmiş yumuşak şekerleri pişirip pişirip yediklerinden canım çekmişti. Ne menem bir şeymiş öğreneyim dedim. Diğer markalarda marshmellow bulamayıpta hariboda bulunca hemen aldım küçük bir paket.



İçinde bir pembe ve beyaz olmak üzere iki renk, iki çeşit marshmallow var. Tadlarında ahım şahım bir fark olmasa da hafif bir farklılık var ve ben beyazını daha çok sevdim. İlk yediğimde ateşte falan çevirmedim, öyle yiyince de sünger yemiş gibi hissettim kendimi. Tadı tuzu da pek yoktu. Bu sefer bir çatala geçirip ocak ateşinde (malum kamp ateşi kolay bulunmuyor) hafif yakıp karamelize ettim. Şeker karamelize olup içi eriyince tadı çok daha güzel oldu.



Bir oturuşta hepsini yemiyorum, canım tatlı istedikçe ocakta çevirip çevirip yiyorum. O yüzden uzun süre dayanıyor bana. Küçük paketini 2 lira gibi bir fiyata aldım. Denemek isteyip, büyük boy almak istemeyenler için uygun bir fiyat. Çünkü herkesin bayılacağı bir lezzet değil. Özellikle de ateşte eritmeyince sevmeme ihtimali epey yüksek.  


0 yorum:

Yorum Gönder